Zayıflamanın diyet ve sporla olacağını hemen hemen herkes bilir. Yine
de birkaç diyet önerisine ihtiyacınız varsa okumaya devam edin. Bu
ipuçları ve öneriler fazla kilolarınızdan kurtulmanızı sağlayabilir. Tek
bir yiyecek üzerine odaklanmaktansa farklı meyve ve sebze çeşitleri
üzerine yoğunlaşın. Vitamin ve protein oranı yüksek az yağlı ürünler
tercih edin. Her gün düzenli olarak meyve tüketin.
Bol
miktarda sıvı tüketmeye özen gösterin. Özellikle su sıvılar içinde en
yararlısıdır bu yüzden günde en az 8 bardak su için. Bazı insanlar
susuzlukla açlığı karıştırdıkları için daha fazla yerler. Bunu önlemek
için de bol sıvı tüketilmesi önerilir. Kalori ve şeker oranı yüksek
içeceklerden uzak durun.
Tüm sevdiğiniz yiyeceklerden uzak durmanıza gerek yok. Çok sevdiğiniz
yiyeceklerden uzak durursanız bu sizi umutsuzluğu ve daha sonraki
aşamada ise daha fazla yemeye itebilir. Sevdiğiniz şeyleri az
miktarlarda yiyebilirsiniz. Tatlı yemeyi seviyorsanız tamamen kesmek
yerine küçük porsiyonlar halinde tüketin. Bir ya da iki hafta iyi diyet
yaptığınıza inandığınız durumlarda kendinizi en sevdiğiniz tatlıyla
ödüllendirin.
Zayıflamak istiyorsanız kendinizi kontrol etmek çok önemlidir. Düzenli ve sağlıklı beslenirken spor yapmayı da ihmal etmeyin. Kilo vermek
zor bir yolculuktur. Hemen pes etmeyin ve fazla kilolarınızdan
kurtulana kadar devam edin. Metabolizmanızı hızlandıran ve enerji veren
yiyecekleri tercih edin.
28 Aralık 2012 Cuma
Başarıya Ulaşmanızı Sağlayacak Diyet Önerileri
14 Aralık 2012 Cuma
Dr. Mehmet Öz Diyet Önerileri
Streç Pantolon Giymeyin
Giyiminiz kilo almak için bir erken uyarı sistemidir. Kotlarınıza girmek zorlaştığı zaman, tetikte olmak gerektiğini biliyorsunuz. Streç kıyafetler giyerek bilmeden kilo almanızı kolaylaştırırsınız ve böylece vücudunuzun nasıl değiştiğinden habersiz kalırsınız.
Kötü Kıyafetlerinizi Dolabınızda Tutmayın
Sağlıksız kilodayken giydiğiniz kıyafetleri dolabınızda tuttuğunuzda bu size kilo verememe durumunuzda kafanızda yedek bir plan oluşturur. Bunun yerine, büyük beden pantolonlarınızdan kurtulma yolunda ilerleyin.
Dört Ayaklı Hayvanların Etini Haftada Bir Kereden Fazla Yemeyin
Dört ayaklı hayvanların eti, tavuk gibi iki ayaklı veya balık gibi ayaksız hayvanlara göre daha fazla doymuş yağ içerir. Ayrıca haftada bir kereden daha fazla, çok miktarda kırmızı et tüketen kadınların kalp krizinden ölme riski yüzde 50 daha fazla olduğu gibi kanser oranı da daha yüksektir.
Atıştırmalıklardan Vazgeçin
Buzdolabınızı açmadan önce öğününüzü belirleyin. İhtiyacınız olan kadarını alın ve kapatın. Gün boyunca buzdolabının kapağını açmak sizi tahrik edici seçimlere ve fazla yemeye iter.
Akşam 19:30’dan Sonra Yemeyin
Gece geç saatlerde yemek yediğiniz zaman ne kadar ölçüde yediğinizin farkına varamazsınız. Özellikle televizyonun karşısında yeme olasılığınız yüksektir ve yüksek kalorili atıştırmalıkları seçmeniz daha olasıdır. Daha büyük porsiyonlar daha çok kalori demektir.
Her Bir Lokmanızı En Az 20 Kez Çiğneyin
Çiğnemek, uygun zamanda tokluk hissi yaratması için vücudunuzu harekete geçirerek yemek yediğinizi fark etmenizi sağlar. Yeteri kadar çiğnemediğiniz zaman bu işlemi geçersiniz ve gerçekten doyana kadar daha çok yersiniz.
Komşunun Tabağına Göz Dikmeyin
Gününüzü başkalarının sandviç veya atıştırmalıklarından otlanarak geçirirseniz, kolayca 1000 kalori almış olursunuz.
Cebinizde Bozukluk Taşımayın
Bozuk parayı yiyecek satış makinesinden daha fazla hiçbir şey sevemez. Yanınızda hazır bozukluk bulundurduğunuzda tahrik edici, bol kalorili bir öğlen kaçamağına dur diyemezsiniz.
Ayaktayken Yemeyin
Oturarak yemek sizi yemek yediğinizin farkına vardırır. Yavaş yiyin böylece vücudunuz çok geç olmadan doyduğunuz zaman size haber verecektir.
12 Kasım 2012 Pazartesi
Kilo almak için ne yapmalıyım? Kilo aldıran yiyecekler
Kilo almak için ne yapmalıyım? Kilo aldıran yiyecekler
![Kilo almak Kilo aldıran yiyecekler](http://www.zayiflamakistiyorum.net/wp-content/uploads/kilo-almak-150x150.jpg)
“Kilo almak istiyorum ancak bir türlü başaramıyorum” diyenler denseniz eğer, sizlere kilo almanız için yapmanız gereken yollardan bahsedeceğiz. Kilo almak için bir herhangi bir yolu denemeden önce neden zayıf olduğunuzu bir tedavi yöntemi ile bulup, buna göre bir çizelge hazırlamalısınız. Bazen çevrenizde çok yiyen ancak pekte kilosu olmayan ve hatta kilo almayan insanlar görebilirsiniz. Bu insanların hormonal sebeplerden, yetersiz beslenmelerden, parazitlerden, psikolojik sorunlardan dolayı karşı karşıya kaldıkları iştahsızlık ve parazit gibi nedenlerden dolayı kilo almadıklarını söyleyebiliriz.
Neden kilo alma gibi sorununuza belli bir çare bulduktan sonra, kendinize kilo almak için gerekli bir beslenme programı hazırlamalısınız. Beslenme programınızda kalori miktarınızı arttıracak besinler olmalıdır. Günlük besinlerinizden ne kadar kalori almanız gerektiğini hesapladıktan sonra 500-1000 kadar kalori fazla olarak eklenmesiyle besin tüketmelisiniz. Bu durumuna bir örnek gerekirse, enerji ihtiyacı için günlük 2500 kalori alması gereken bir kişinin kilo almasını gerçekleştirebilmesi için 3000 – 3500 civarlarında bir kalori alması gerekir. Bu nedenle yapacağınız programda ki besinlerinizin size ne kadar kilo sağlayıp sağlamadığını ölçmelisiniz.
Metabolizma, gündüz saatlerine göre akşamları daha yavaş çalışır. Eğer yediğiniz Besinlerin size kilo olarak geri dönmesini istiyorsanız, akşam saatlerinde yemek yeme ihtiyacınızı daha fazla arttırın. Sıvı olarak da kilo alabilirsiniz. Bu gibi kilo alma yöntemleri dışında bitkisel ve ilaç yardımları da bulunmaktadır. Bunları doktor tedavisi ile yapmanız gerekiyor.
5 Kasım 2012 Pazartesi
Neden Kilo Veremiyoruz?
Neden Kilo Veremiyoruz?
![images images Neden Kilo Veremiyoruz?](http://www.idealdiyet.com/wp-content/uploads/2012/07/images.jpg)
Kilo vermede başarılı olmanın tek yolu bunu, yaşam tarzınızda yapacağınız bir değişiklik olarak görmektir. Kısa bir dönem boyunca aç kalmayı diyet olarak algılayanların elde edeceği tek şey, kısa zamanda diyeti bırakmak olacaktır. Çünkü zor gelecektir. Bu nedenle de sağlıklı ve dengeli bir beslenme programı uygulamak en yiyisidir. Çoğu diyetisyen kadınların, günde 1300-1500 kalori alması gerektiğini belirtiyor. Eğer örneğin 1000 ya da altı kalorilik bir diyet uygulamaya kalkarsanız, sürekli aç kalmaktan ötürü o diyeti bırakmanız çok muhtemeldir. Üstelik dengeli bir diyetle pek çok farklı besinden de faydalanabilirsiniz.
Ünlülerin diyetlerini takip etmek
Jennifer Aniston gibi görünme fikri çekici gelebilir ama pek çok diyetisyen, bu sene çok moda olan ünlülerin diyetlerini eleştiriyor. Jennifer Aniston ve Geri Halliwell’in favori diyetler olan Atkins diyeti şüphesiz işe yarıyor. Ancak bu diyet, alınan karbonhidratı ciddi şekilde kıstığı ve proteini artırdığı için ideal olmaktan uzak. Çünkü karbonhidratlar dengeli beslenmenin önemli bir parçası ve bol protein-az karbonhidratlı beslenme vücudun kalsiyum kaybetmesine neden oluyor. Ünlülerin yaptığı çoğu diyet, belli bir besin ya da besin grubunu programın dışında tutmaya yönelik olduğundan, bağlı kalınmaları ve başarılı olunması zor diyetlerdir. Bunun yerine hem karbonhidrat, hem de protein içeren az yağlı bir diyet tercih edilmelidir.
Yedikleriniz konusunda kendinizi aldatmak
Diyetinizi harfiyen uyguladığınızı düşünüyor olabilirsiniz. Ancak eğer hala kilo vermiyorsanız, o zaman yedikleriniz konusunda kendinizi kandırıyor olabilirsiniz. Örneğin çayın yanında yediğiniz o 2 tane bisküviyi, ya da doğum günü partisinde elinize tutuşturulan pastayı, ağzınıza attığınız bir avuç fıstığı, ya da yerdiğiniz grissinileri saymayı unutuyorsunuzdur belki, ya da kendinizden bile saklıyorsunuzdur. Ama bunlar biriktikçe kilo verememenizin sebebi olup çıkıveririler. Eğer kilo verememekten şikayet ediyorsanız, bir beslenme günlüğü tutun ve yiyip içtiğiniz her şeyi yazın. Haftanın sonunda, eğer dürüstçe her yiyip içtiğinizi yazdıysanız, niye kilo veremediğinizi göreceksiniz.
Egzersizi programınızın dışında bırakmak
Pek çok insan zayıflamak istediğinde, aldığı kalori miktarını azaltıyor ama egzersizi bu programa dahil etmeyi düşünmüyor.
Tabii ki egzersiz olmadan kilo verebilirsiniz. Ama egzersiz metabolizmanızı hızlandıracağından, sadece diyetle vereceğinizden fazla kaloriyi yakabilirsiniz. Bir çoğumuz haftada bir kez aerobik bir egzersiz yapmanın yeterli olduğunu düşünüyor. Ancak metabolizmayı hızlı tutmanın en iyi yolu günde 20-30 dakikayı egzersize ayırmak. Yapabilecekleriniz arasında ise, asansör yerine merdiveni kullanmak, toplu taşıma araçlarından erken inmek ve eve/işe yürümek, bisiklete binmek yer alıyor. Tabii seçenekleri çoğaltabilirsiniz. Uzaktan kumandayı kullanmak yerine yerinizden kalkıp kanalı değiştirmek bile haftada fazladan 200 kalori demektir.
İnce Bel Egzersizi
İnce Bel Egzersizi
![egzersiz egzersiz İnce Bel Egzersizi](http://www.idealdiyet.com/wp-content/uploads/egzersiz.jpg)
Egzersizlerden randıman almak için haftada üç ila dört kez yapmanızı öneriyoruz. Ayrıca egzersiz esnasında karın, sırt ve bacak kaslarınızı sıkın.
Yere uzanıp sol yanınız üzerine yatın. Sağ ayağınızı sol ayağınızın üzerine atın ve sağ elinizi başınızın arkasına koyun. Eliniz ileri bakacak şekilde dirseğinize dayanarak güç alın. Dirseğinizle omzunuzun bir hizada olmasına dikkat edin. Şimdi yere değen kolunuzdan destek alarak kalçanızı ve bacaklarınızı yerden kaldırın.
Yavaş yavaş alçalın ama yere değmeyin. 10 tekrar yaptıktan sonra bacak değiştirip tekrarlayın.
Egzersiz esnasında öne eğilmeyin, omuzlarınızı kambur tutmayın.
Yere oturun. Dizlerinizi kendinize doğru çekin ve ayaklarınızı yerden kaldırmayın. Şimdi bir ila bir buçuk kiloluk bir dambılı iki ucundan tutun ve kollarınızı göğüs hizasında ileri doğru uzatın. * Kollarınızı düz tutup sol bacağınızı kaldırırken, karın kaslarınızı sıkarak gövdenizle sola dönüp dambılı aşağı indirip yere yakın tutun. Başlangıç pozisyonuna dönüp sonra sağ yanınıza dönerek devam edin. Sağ-sol değişimini yaparak 10 tekrar yapın. Yere oturup bacaklarınızı sol yanınıza doğru kırın ama kendinizi kasmadan, rahatça oturun. Bu esnada sağ ayağınız da sol dizinize değsin. Sol baldırınızı sol elinizle tuttuktan sonra, sağ kolunuzu yukarı uzatın. Kendinizi zorlamadan sol yanınıza doğru esnerken sağ elinize bakın. Diğer yanınızla tekrarlayın.
Düz Karın için Egzersiz Hareketler
Düz Karın için Egzersiz Hareketler
![tersmekik1 tersmekik1 Düz Karın için Egzersiz Hareketler](http://www.idealdiyet.com/wp-content/uploads/tersmekik1.gif)
![duzmekik1 duzmekik1 Düz Karın için Egzersiz Hareketler](http://www.idealdiyet.com/wp-content/uploads/duzmekik1.gif)
Yere önce sırtüstü yatın. Ellerinizi ve ayaklarınızı vücudunuzla tam bir dik açı yapacak şekilde yukarı kaldırın. Gövdenizin üst kısmını yavaşça yukarı doğru kaldırırken ellerinizi ayak uçlarınıza yaklaştırabildiğiniz kadar yaklaştırmaya çalışın. Bu hareket sırasında karın kaslarınızı daraltarak kısaltın. Geriye doğru esneyerek ilk pozisyona dönün. Başlangıçtan itibaren aynı esneme hareketlerini tekrarlayın.
![caprazmekik1 caprazmekik1 Düz Karın için Egzersiz Hareketler](http://www.idealdiyet.com/wp-content/uploads/caprazmekik1.gif)
Dizleriniz kırılmış vaziyette ve baldırınız vücudunuzla 90 dereceye yakın bir açı yapacak şekilde sırtüstü yere yatın. Kollarınızı göğsünüzün üst kısmında çapraz olarak tutun. Yavaşça omuzlarınızı yukarı ve ileriye doğru kaldırarak vücudunuzu hafifçe sağ tarafa doğru esnetin. Bu esneme sırasında karın kaslarınızdaki daralmayı hissedin. Daha sonra geriye giderek başlangıç pozisyonuna geri dönün. Bu hareketi istediğiniz kadar tekrarladıktan sonra, aynı hareketi bir kez de sol tarafa doğru esneyerek tekrarlayın.
SAĞLIKLI ZAYIFLAMA VE DİYET
kış ayının girmesi ile yaşam tarzınızda bazı değişmeler olabilir.Daha yavaş edip daha fazla yiyecek yeriz.Yaz ayında zayıflayıp, verdiğimiz fazla kiloları kış ayında geri almabiliriz bu durum elbette istenmeyen bi durum.
Diyetisyenler, yazdan kışa geçerken bağışıklılık sisteminin zayıf olmasından dolayı hem hastalanmayı engelleyecek hemde kış ayında diyet yapılmasını öneriyor.
mikroplara yenilmemek için vitamin ve mineral desteklenmesi zengin beslenmeli. Özellikle A, C, B6, E vitamini ve Çinko, Selenyum minerallerinden zengin olan kış sebzelerinden brokoli, lahana, brüksel lahanası, kırmızı lahana, karnabahar, havuç, marul, yeşil biber, roka, sarımsak, soğan ve meyvelerden portakal, mandalina, greyfurt, kivi, elmadan bir veya birkaçı günlük beslenmede yer almalı.
Kış ayında su kaybının çok azalmasından dolayı su içme alışkanlığımız da değişektedir ama bünyemizin metabolizma işleyişi için yaz kış su ihtiyacı olabiilir. Günde 2-2,5 lt su içmeyi asla unutmamalıyız.
Kış ayının gecelerinde televizyona bakarak geçen zamanın da artmasından dolayı kişi daha fazla yemek yeme isteği hisseder. Yağlı, şekerli, hamurlu yiyecekler yerine taze sebze ve meyveler tercih edilmelidir
Güneş ışığından daha az almamız ne Kış Diyetidaha mutsuz bir yapıya gireriz, bu sebeple de kışa doğru depresyon olayları da artar. Sinir yapımızın güçlenmesi için haftada en az 2 kez balık yemeliyiz, günde 10-15 adet fındık veya badem gibi kuruyemişler yenilmelidir.
Daha fazla çocuklar ve bayanlarda görülen, üşümek, halsiz kalmak, baş dönmesi kendini gösteren demir azlığı de kışın artabilir. Günlük beslenmemizde et, kuru fasulye, yeşil mercimek, barbunya, nohut, yeşil yapraklı sebzelerden besin desteği alınmalı ve beraberinde demirin emilimini hızlandırmak için mutlaka limon suyu ilaveli salata tüketilmelidir
Bitkisel çayları, kışın hem içimizi ısıtacak hem de içerisindeki yararlı besinler bizleri hastalanmamıza karşı koruyacaktır. Kuşburnu, ıhlamur, adaçayı, rezenane-limondan günde 1-2 fincan içmesinde çok fayda olduğu unutulmamalıdır.ayrıca kışın aldığımız kiloları tekrar geri vermek için tamamen bitkisel ve doğal lida zayıflama hapı kullanarak zayıflamanıza yardımcı olacaktır.şunu unutmamalıyız sağlıklı zayıflamak çok önenlidir. Hızlı zayıflamak her zaman vucudunuza zarar verebilir.
sağlıklı beslenme,abur ,cubur yiyeceklerden uzak durmak,ve ideal kilonuza kavuşmanıza yardımcı olacaktır.zayıf kalmak siz ve sevdiklerinizi mutlu edecektir.
18 Ekim 2012 Perşembe
Lida ile kiloları bir yaşam bitiyor
Artık kimse fazla kiloları ile yaşamak zorunda kalmayacak! Herkes lida zayıflama hapı sayesinde fazla kilolarından kolay bir şekilde kurtulabiliyor. Lida zayıflama hapı fazla kilosu bulunan kişilerin kolay bir şekilde kilo vermesini sağlayan harika bir besin takviyesidir.
Lida zayıflama hapını kullanarak kilo vermek hem hızlı hemde kolaydır.
Orjinal zayıflama hapları içinde en başarılı ürün olarak bilinen lida zayıflama hapı sizlere aynı zamanda yağ yakma etkisi de sağlayacaktır.
Eğer sizde kilo verebilmek için lida zayıflama hapını kullanmak istiyorsanız tek yapmanız gereken şey lidazayiflamailaci.net sitesini ziyaret edebilirsiniz. Bu siteden lida kullananlar tarafından yapılan yorumları da okuyabilirsiniz.
18 Eylül 2012 Salı
Zayıflayanların tercihi biber hapı
5 Eylül 2012 Çarşamba
Yaşamınıza sağlıklı devam etmek için lida
![Lida Lida](http://www.lidaalin.com/wp-content/uploads/2012/08/lida-50tl1.jpg)
15 Ağustos 2012 Çarşamba
Ulseratif Hastalar İçin Lida Kullanımı
Ulseratif kolit, kolonda (kalınbağırsağın iç yüzü) oluşan, nedeni tam olarak bilinmeyen bir hastalıktır. Kronik (süreğen), nonspesifik (kendine özgü), iltihabik ve ulseratif bir hastalıktır. Her yaşta görülmekle birlikte sıklıkla 15-40 yaşlanrı arasında ortaya çıkar. Kanlı diare (ishal), rektal kanama, karnın alt bölgesinde kramp şeklinde ağrı, bulantı, kusma, İştahsızlık, halsizlik, ateş, kilo kaybı, baş ağrısı gibi belirtilerin bir ya da birkaçı görülür. Ulseratif kolitin nedenleri arasında kalıtım faktörü öne çıkar. Kalıtım faktörü varken bir de buna eklenen psikolojik sorunların, mikrobiyal ajanların, otoimmün (bağışıklık) reaksiyonun bu hastalığın başlamasına ya da daha ağır seyretmesine neden olduğu düşünülüyor. Temiz olmayan besinleri yemek ya da bağırsak parazitleri ulseratif kolite neden olabilir. Ulseratif kolit hastalarının sık sık kolonoskopiyle takip edilmeleri gereklidir. Tedavide hangi yöntem seçilirse seçilsin mutlaka beraberinde Lida programı da uygulanmalıdır. Mide ve bağırsak hastalıkları kişilere göre büyük farklılıklar gösterebilir, bunun için de tedavi tamamen kişiye özel olmalıdır. Bu hastalıkta görülen diare (ishal) vücuttan elektrolit kaybına neden olur. Elektrolitler vücutta su dengesini düzenler. Bu dengenin tekrar kurulması gerekir. Eczanelerde bulunan özel hazırlanmış çözeltiler bu konuda yardımcı olabilir. Yüksek ateş, diare, bulantı, kusma nedeniyle, kilo kaybı ve malnütrisyon (yetersiz ve dengesiz beslenmeye bağlı olarak gelişen fiziksel gelişme geriliği) görülebilir. Bu nedenle beslenme çok önemsenmelidir. Kan kaybına bağlı kansızlık gelişebilir.
9 Ağustos 2012 Perşembe
Diyetsiz kilo vermek için rx1
Diyetsiz kilo vermek için rx1
8 Ağustos 2012 Çarşamba
Zayıflamak için doğru tercih maurers
Yağ yakmak için lw6090 kullanın!
14 Temmuz 2012 Cumartesi
Şişmanlık Görüntüde Değil, Yağlanma Oranında Gizlidir
Şişmanlıkta belirtilmek istenilen asıl kıstasın vücuttaki yağlanma olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla Lida ile bunun önüne geçilebileceğini ve şişmanlıkta görüntü ve bunun verdiği şişmanlık izleniminin bir şey ifade etmediği gibi aldatıcı olabileceğini, asıl üzerinde durulması gerekli kriterin yağlanma derecesi olduğunu belirtmeye çalıştık. İşte şişmanlığı tanımlamada en objektif ve önemli kriter olan vücut yağının vücut kas miktarına oranı vücut kitle indeksi (body mass index) olarak adlandırılır. BMI değerinizi düzeltmek için ve ideal kilonuza yaklaşmak için en iyi ve kolay yol Lida’ dır. Gerek sporcu ve gerekse de sağlığına önem veren tüm bireyler olarak öncelikle vücut Kitle İndeksi’nin (VKİ) bilinmesi, bunun normal sınırlar içinde olup olmadığının tespiti ve ona göre kişinin kendini uygun egsersiz ve diyet programına alması gerekir. Erkeklerde 27.8 ve daha fazlası ile kadınlarda 27.3 ve daha fazlası şişman veya kilo fazlası olarak tanımlanır. Aşırı ve riski açıkça haber eden VKİ ise kadınlarda 32.3 ve fazlası, erkeklerde ise 32.1 ve fazlasıdır. Şişmanlık belirlenmesinde yukarıdaki kadar bilimsel ve duyarlı olmasa da pratik olması dolayısıyla kolaylıkla uygulanabilecek diğer bir yöntem ise “kıstırma metodu” olarak tanımlayabileceğimiz bir uygulamadır. Bu uygulamada, kolun omuz ve dirsek arasında kalan kısmının arka tarafı, derisinden diğer elin baş ve işaret parmağı arasında çimdik hareketine benzer bir hareketle tutularak yukarı çekilir. Burada çekilen kısım mümkün olduğunca taban kısmından olmak üzere başka bir yardımcı tarafından ölçülür. Bu çekilebilen kısmın yüksekliği 2.53 cm’den fazla ise şişmanlık söz konusudur. Bu düzeyin üzerine lida sayesinde hiç çıkmayacağınızı biliyor musunuz ? EGSERSİZ ve SIVI İHTİYACI Sporda özellikle terleme ve solunum yolu ile sıvı kaybının artışı söz konusu olduğundan bu kaybın telafi edilmesi son derece önemlidir. Bu nedenle egzersiz öncesi, esnası ve sonrasında, spor ve içecekler kısmında da değindiğimiz üzere, mutlaka içecek alınarak bu kaybın giderilmesi gerekir. İçecekler söz konusu olduğunda da en yaygın olarak tüketildiğinden aklımıza ilk gelen su olmaktadır. Aslında spor içecekleri ile karşılaştırıldığında onların çoğu fonksiyonlarım karşılayabilmekte ve sporcuyu dehidrasyona özellikle de egzersizdeki su kaybına karşı koruyabilecek yeterlilikte olmaktadır. Su veya her hangi bir sıvı teminine neden ihtiyaç duyarız.? Öncelikle bu sorunun cevabını ve performans üzerindeki önemli etkisini açıklarsak bu maddelerin spor ve sağlık açısından da önemi ortaya konulmuş olur.
Hipertansiyon ve Lida Arasındaki İlişki
Bildiğiniz üzere yüksek tansiyon şikayeti olan kimselerin kesinlikle Lida kullanmamaları gerekiyor. Tüm diyet ve beslenme komiteleri bireyin günde en fazla 6 gram tuz tüketmesini, bu şekilde kan basıncının artmadan kontrol altında bulunacağını belirtmektedirler. Beslenme ile hipertansiyonu iyileştirmek ya da kontrol altına almak o kadar da zor değildir. Fakat bunu Lida kullanmadan yapmanız gerekecektir. Sadece aşağıdaki noktalara uymak yeterli olacaktır. Günlük tuz miktarı 6 gramı aşmamalı, Yağlardan gelen kalori miktarı % 30′u geçmeyecek şekilde yağ tüketimini azaltma yoluna gitmeli, Tuz gibi, kalsiyum, magnezyum ve sodyumu da az ve kontrollü almaya yönelmeli, Düzenli egzersiz yapılmalı, Kilo kaybı sağlanmalı yani zayıflamalı ve daima şişmanlıktan kaçınmalı, Daha fazla sebze ve meyve tüketmeli, Kırmızı etten balık ve tavuk etine yönelmeli, Alkol ve sigarayı yaşantımızdan çıkarmalı. Zayıflama ya da kilo kaybı hipertansiyonu düşüren yani kan basıncının düşmesini sağlayan en etkili yöntemlerdendir. 5 kilo civarında vücut ağırlığındaki bir kayıp tansiyon düşüklüğünü dikkate değer ölçüde sağlayabilmektedir. Hatta tansiyon düşürücü ilaç kullananlarda bu sayede doz azaltılması yoluna gidilebilmektedir. Buradan da anlaşılacağı üzere zayıflamayı sağlayan ya da en azından vücut ağırlığını kontrol eden egzersiz ve spor programları ile hipertansiyon önlenebilmekte ve kontrol altına alınabilmektedir. 12 saatlik bir egzersiz programına devam etmekle bile kan basıncında çok önemli düşmeler sağlanabilmektedir. Ancak burada da tavsiye edilen uzun süreli, hayatın bir parçası şeklinde terk edilen değil, sürekli olarak ve düzenli şekilde devam edilen egzersiz programlarıdır. Egzersize bağlı olarak stres veren hormonların salgılaması da yavaşlatılır ve azaltılır ki bu sayede kan basıncında önemli düşmeler sağlanabilmektedir. Tansiyon şikayeti olan kimse bunun tedavisini olduktan sonra Lida kullanabilir. Ayrıca fiziksel aktivite sayesinde kanın damarlardaki hareketi ve vücudun çeşitli kısımlarına yayılması da kolaylaşır ki bu da çevre damarlardaki kan basıncının düşmesine neden olan bir diğer faktördür.
Lida Yan Etkileri
Besin alımını etkileyen birçok faktörün varlığı, yaşam tarzımızda değişiklikler yapılmasının daha kalıcı sonuçlar verdiğini göstermektedir. Bu faktörler arasında Lida’ yı tercih ettiğimizde Lida’ dan bazı yan etkiler görmemiz olasıdır. Acil başlanmış Lida periyodu ve Lida’ yı ilk kez kullanan kişilerde çok kuvvetli olan Lida, sizi ilk etapta biraz etkileyebilir. Yaşam tarzı değişikliği teriminden anlamamız gereken; fiziksel aktiviteler, besin alımının kaydedilmesi, istemeden yemek yemeyi başlatan unsurların ortadan kaldırılması, olumlu yeme davranışının devamlılığının sağlanmasıdır. Lida’ nın görülen yan etkileri şunlardır; -Baş dönmesi -Mide Bulantısı -Palpitasyon -Uyuşma Hissi Tüm bunlar ilk 5 günlük dönemde oluşan ve sonra yokolan çok rahatsız edici olmayan yan etkilerdir ve ürünün sizi zayıflattığını, ürünün işe yaradığını anlatır. Bazı kişiler bu yan etkileri görmemektedir bile. Yemek yeme davranışlarına bakıldığında en çok yapılan yanlışlar ise; öğün atlamak, öğün aralarında yağ oranı yüksek yiyecekler yemek, karbonhidrat içeren yiyecek ve içecekleri fazla tüketmek, hızlı yemek yemek, besinleri pişirirken kızartma yöntemini çok fazla kullanmak, alkol ve şekerli içecek tüketimini artırmak olarak sıralanabilir. Yemeklerinizi uygun olarak ayarlamak ve öğün atlamamak yan etkileri en aza çeker. Beynin hipotalamus bölgesinde yer alan açlık ve tokluk merkezlerinin dışında, yemek yemeyi anlamlı hale getiren en önemli duygu iştahtır. Lida yan etkileri sizde olmasın. Bunu diliyoruz.
Lida Kullananlar için Öneriler
Lida kullananlar için özel olarak yeni bir kaç tavsiyemiz var. Buyrun; 1. Lida kullanan kişiler yaşlarına uygun enerji almalıdırlar. 2. Lida ile düşük ve çok düşük kalorili diyetler kesinlikle uygulanmamalıdır. 3. İlaçla Lida kesinlikle uygulanmamalı. 4. Yüksek proteinli şok diyetler yapılmamalı. 5. Sağlıklı beslenme mönüleri hazırlanmalı ve bu mönülerde Lida döneminde protein, karbonhidrat ve yağ dengeli olmalı. 6. Diyet lifi yüksek, tam taneli tahıllar, kuru baklagiller, sebze ve meyve tüketimi artırılmalı. 7. Yetişkin ve gençlere doğru ve sağlıklı beslenme eğitimini, düzenli olarak hem okul hem de aile vermeli, devamlılığı saptanmalı ve uygulamalar denetlenmelidir. 8. Besin ile sağlık ilişkisi anlatılmalı. 9. Fast food besin tüketiminin Lida ile azaltılması sağlanmalı. 10.Öğün atlama Lida için kötüdür. Önlenmeli. 11.Öğün sayısı günde 3 ana öğün ve 2 ara öğün olarak planlanmalı. 12.Şeker ve yağ içeriği olan yüksek besinler tanıtılmalı, Lida ile bu besinlerin alımı ve tüketilmesi durdurulmalı. 13.Okul kantinleri mutlaka denetlenmeli. 14.Fiziksek aktiviteye ve spor etkinliklerine Lida döneminde yer verilmelidir.
Egzersizin Lida ile Kilo Kontrolü Üzerine Yararları
Fiziksel aktivite düzeyi besin tüketiminden daha fazla düşüş gösterir. Düşük düzeyde fiziksel aktivite şişmanlık için önemli bir etkendir. Bu sebepten ötürü Lida kullanıcılarının mutlaka egzersiz yada spor yapmaları önerilmektedir. Önemli bir sağlık sorunu olan şişmanlık giderek artmakta ve koroner kalp hastalığı, diyabet, artrit ve kazalara karşı risk oluşturmaktadır. Tüm bu tehlikeleri Lida ile yokedebilmek ise kullanım yapmak suretiyle sizin elinizdedir. Kilo kaybının enerji sınırlaması ve fiziksel aktivitenin artırılmasıyla sağlanması daha kolay ve etkilidir. Kilo almayı önlemede önemli rol oynamaktadır. Örneğin günde 2-5 km yürüyüş, 10 bin adım atma enerji dengesinin sağlanmasını önemli ölçüde etkilemektedir. Yüksek kan basıncı (tansiyon) 140-90 mm Hg. olduğunda kalp krizi, kalp ve böbrek yetmezliği, inme gibi rahatsızlıklara yakalanma riskini iki katına, 160-95 mm Hg. olduğunda ise üç katına çıkarmaktadır. Düzenli fiziksel aktivite kan basınçlarını diğer klinik uygulamalarla kıyaslanabilecek düzeyde yaklaşık 6-1 OmmHg. azaltabilmektedir. Fiziksel aktivitelerinizin Lida aldığınız dönemde çok ağır olması da şart değildir. Bunun için hafif egzersizlerle de Lida kullanmanız yeterli olacaktır. Ancak her zaman tek başına yeterli olmayabilir ve diğer klinik uygulamalarla (kilo kaybı, alkol ve tuzun azaltılması, çoğu zaman ilaç kullanımı) birlikte olması gerekebilir. Fiziksel aktivite ilerleyen yaşla birlikte gözlenen tansiyonun artmasına karşı koruyucu olabilmektedir. Önerilen fiziksel aktivite düzeyi, düzenli orta şiddette egzersizlerdir. Düzenli fiziksel aktivitenin lipit (yağ) metabolizmasına olumlu etkileri olduğu bilinmektedir. HDL kolesterolünü (iyi kolesterol) artırırken, bazı durumlarda toplam LDL kolesterolünü (kötü kolesterol) düşürerek daha yüksek HDL/LDL oran; ve buna bağlı koroner kalp hastalığı riskini azaltmakta, Lida ile ayrıca yüksek plazma trigliserid düzeyini de düşürmektedir.
Kilo Vermek Mi İstiyorsunuz? O zaman Lida’ ya inanın
Lida Kapsül ile kilo vermek isteyen bireyin öncelikle kendisinin, fazla kiloların tehlikeleri ve bunların sağlığa olumsuz getirileri konusunda bilinçlendirebilecek bir ortam içinde bulunması gerekmektedir. Çevre, karakteri, medyası, eğitimi, ailesi ve mutfağı ile beslenmenin aşırı kilolara neden olarak hayat alabileceği ve tersine, doğru bir beslenme ile de hayat katabileceği bilincini bireye aşılamalıdır. Lida kullananlar bu konuda genel bir bilince zaten sahiptirler. İkinci önemli nokta, aynı bireyin, eğitim kurumlarından, kitaplardan, uzmanlardan, ancak her ne olursa olsun doğru kaynaktan, doğru beslenme ve doğru egzersizi öğrenmesi, bunların hayatına olumlu getirilerini bilmesi gerekir. Nihayet bu doğru beslenme ve egzersizi uygulayarak ve Lida’ da kullanıp verdiği kilolarla uyguladığı programın başarısını test etmesi gerekir ki yaptıracağı bazı analiz ve alacağı verilerle bu kolaydır. İşte bu üç noktayı yani bilgi, veri ve çevre karakterini Lida ile kilo vermeye yönelik olarak temin eden bir bireyin kilo vermede yarı mesafeyi şimdiden kat ettiği söylenebilir. Bu üç noktanın, kilo vermeye yönelik olarak bireyi motiviye etmesi gerektiğini söyledik. Zira öncede açıkladığımız üzere, tersine sürekli yemeği ön plana çıkaran bir medya, mutfağının yağlı yemekleri ile şişmanlığa hizmet eden bir çevrede bireyin kilo vermesi değil tersine alması söz konusu olacaktır. Kilo verebilmek için yukarıdaki üç faktörün de öncelikle kilo vermeye yönelik olarak hizmet edecek nitelikte olması gerektiğini belirtmiş olduk. Sonrasında gerekli olan tek şey Lida’ dır. Bunun yanında kilo aldırıcı faktörlerin de bilinmesi ve bunların elenmesi ya da kilo verdirecek şekilde yeniden düzenlenmesi de kilo vermede yardımcı olacaktır.
İştahın Önüne Lida ile Geçin!
Diyetteki protein miktarının yüksek tutulması iştahı baskılayıcı dolayısıyla Lida ile birlikte denendiğinde kilo vermeye yardımcı etkide bulunmaktadır. Buna karşılık, yağ ve karbonhidratların fazlalığı ise tersine iştahı artırarak kilo almaya yardımcı olur ve Lida’ nın etkilerini azaltarak sizi zor durumda bırakabilir. Bu nedenle Lida ile kilo vermek isteyen bireylerin mutfağında proteinlerin hakim olması buna karşılık yağ ve karbonhidratların ise geri plana itilmesi yararlı olacaktır. Yukarıdaki maddenin gerçekleşmesini zorlaştıran bir engelle karşılaşabiliriz ki o da iştahı baskılamasına karşılık, çoğu yüksek proteinli gıda maddesinin aynı zamanda fazla yağa sahip olmasıdır. Fakat bırakalım da bunun üstesinden de Lida gelsin! Bu durumda ekstra olarak ne yapılması gerektiği sorusuna gelince, iş gene kilo verecek kişiye düşmektedir. Alış veriş esnasında mümkün olduğunca az yağlı et kısımlarını seçmek gerekmektedir. Artık bizde de kırmızı ve beyaz etlerin parçalar halinde yağ ve kalite düzeylerine göre ayrı fiyatlandırılmak suretiyle satılması söz konusudur. Sığır, dana ve koyun etleri söz konusu olduğunda temel bir kuralı her sporcu ve sağlığına özen gösteren bireyin aklında bulundurmasında yarar vardır. Hayvanda geriye yani kıç kısmına doğru ve yukarıya yani bel bölgesine doğru gidildikçe etlerin kaliteleri artar. Yani bel ve kıç kısmı etleri daha yüksek oranda su, daha az bağ doku (kollogen) ve daha az yüzey yağ dokusuna sahiptir. Bu kısım etlere tamamıyla yağsız demek çok yanlıştır.
Kolesterol ve Lida Hakkında
Kolesterol ikiye ayrılmaktadır. Bunlardan bir tanesi iyi kolesterol ya da yüksek yoğunluklu kolesterol olup damarlara yapışan kolesterol’ ü tekrar kana karıştırarak idrar yolu ile vücuttan uzaklaştırdığından iyi kolesterol olarak adlandırılmaktadır. İyi kolesterol zayıflama döneminde ve Lida düzenli tüketimi süresi içerisinde önemlidir. Buna karşılık kötü kolesterol yada düşük yoğunluklu lipoprotein ise tersine kandaki serbest kolesterolü damar yüzeyine yapıştırdığından ve damar daralmasına yol açtığından kötü kolesterol olarak tanımlanmaktadır. Bu da Lida’ nın da diğer zayıflama aktivitelerinin de önüne geçen büyük engellerden biridir. Buna karşılık düşük yoğunluklu lipoprotein yani kötü kolesterol aslında bilinenin aksine zararlı olmayıp sadece oksijenle reaksiyona girdiği ve oksitlendiği zaman tam anlamı ile kötü kolesterol haline dönüşmektedir. Düşük yoğunluklu kolesterolün oksitlenmesi ile oksidasyon yani iltihaplanma neticesinde oluşan iltihap yapıcı toksik maddeler (toksik radikaller), içme suyundaki flor ve klor ve de kanda bulunan homosistein adlı bir amino asit’tir. Bu nedenle kalp hastalıklarının gelişmesinde asıl dikkate alınması gerekli parametre oksitlenmiş kötü kolesterol ya da diğer adı ile oksitlenmiş düşük yoğunluklu lipoprotein olmalıdır. Kötü kolesterol’ ü oksitleyen ise başta oksidasyon ve onun neden olduğu iltihap yapıcı toksik serbest radikallerdir ki gene antioksidant kullanımının ne kadar önemli olduğunu işte asıl bu noktada görmekteyiz. Antioksidant yönünden zengin yeşil yapraklı ve narenciye meyve tüketerek iltihaplanma ve ona bağlı iltihap yapıcı madde oluşumunu engelliyor, böylelikle kolesterolünüzün kalp hastalıklarına neden olan kötü ya da oksitlenmiş kolesterol’ e dönüşümünü engellemiş oluyorsunuz. Bu da Lida’ nın etkisini size aktarmasına yardımcı olacaktır. Tabii ki aynı doğrultuda doğal olarak kalp ve damar hastalıklarına karşı da korunmuş oluyorsunuz.
Şişmanlık ve Lida
Şişmanlığın en önemli nedenleri arasında gıdalarla alınan kalori vardır. Kalorilerin önüne Lida ile duvar örülebilir. Gıdalar yemek işlemini takiben mide ve bağırsak boşluğundan emilerek kana karışır ve kan yolu ile hücrelere ulaşır. Hücrelerdeki oksijenle parçalanarak kalori olarak ta adlandırılan enerjiyi ortaya çıkartır. Bu enerjinin yoğunluğu kilomuzu etkiler ve Lida işte tam da bu enerjiyi optimize etmektedir. Yani gıdaların enzim ve oksijenle oksidasyon adlı bir seri reaksiyonla parçalanarak enerji açığa çıkarması şişmanlıkta önemli rol oynamaktadır. Zira açığa çıkan bu enerji yaşantımızı sürdürebilmemiz için gerekli her çeşit aktivitede kullanılır. Sindirimden üremeye, dolaşım sisteminin işlemesine kadar her çeşit biyolojik faaliyet bu enerji ile gerçekleşir. Aynı şekilde hareketlerimizi, spor ve egzersiz’i de bu enerjiyi kullanarak gerçekleştiririz. Ancak bu enerjiden, hareket, egzersiz ve tüm metabolik faaliyetlerde kullanıldıktan sonra bir kısım artarsa, bu artan enerji kısmı yağa dönüşerek vücutta depolanır. İşte şişmanlık bu noktada başlar. Yani ihtiyaç duyduğunuzdan daha fazla gıda tüketimi ve kalori alınması ile bu kalori fazlalığının yağa dönüşümü şişmanlık rahatsızlığını şekillendirmektedir. Aslında önlem de bu açıklamadan kolaylıkla anlaşılacaktır. Hareketlerinizde, metabolik faaliyetlerinizde, spor ve egzersizinizde kullanacağınız enerji miktarının üzerinde olacak şekilde gıdalarla enerji tüketmemeniz gerekmektedir. Gıdalarla aldığınız enerji miktarı spor, egzersiz, hareket ve metabolik faaliyetlerinizde harcadığınız enerji miktarınızla aynı olursa bu durumda alınan enerji harcanan enerjiye eşitlenmiş olacak ve kilo korunmuş olacaktır. Gıdalarla alınan enerji harcanandan fazla olduğu takdirde yukarıda da değindiğim üzere vücutta yağ şeklinde depolanarak şişmanlığa neden olacaktır. Bu depolamayı Lida ile bloke edin. Şayet gıdalarla alınan enerji ihtiyaç duyduğunuzun altında yada spor, egzersiz, hareket ve metabolik faaliyetlerinizle harcadıklarınızın altında ise bu seferde enerji açığı meydana gelecektir. Bu eksik ihtiyaç duyulan enerjiyi giderebilmek amacıyla vücuttaki kas içi ve depo yağlar harcanarak tersine kilo verme söz konusu olacaktır. Özellikle hareketsizlik ve beraberinde fazla gıda tüketimi vücutta kalori birikmesine neden olarak yağlanmaya yol açan başlıca şişmanlık nedenidir.
Lida Etkisi
Lida DaiDaiHua sadece beta karoten yönünden değil aynı zamanda C vitamini yönünden de çok zengindir. Bu vitamin de ana hatları ile kısaca hatırlandığında; oksidasyon’ un iltihap yapıcı maddelerine karşı kan ve bağışıklık hücrelerinin korunması, bağ dokuların, kemik ve eklemlerin ayrıca kasların sağlam olması, bağışıklık hücrelerinin korunması ile hastalıklara direncin artması, kalsiyum’un kemiklere bağlanması ve bu sayede kemik erimesine karşı direnç geliştirilmesi, kolesterol ve şekerin düşürülmesi, kansere karşı koruyucu etki şeklinde çok önemli ve geniş yelpazede sağlık açısından olumlu getirişi olan bu vitamin Lida DaiDaiHua’da bol miktarda bulunmaktadır. Lida DaiDaiHua meyvesi sağlık bitkisi aynı zamanda diyetetik bir meyvedir. Lida Etkisi bu meyve sebebiyle bu kadar aktiftir. 100 g’da 32 Kcal vardır. Yani az enerji vererek şişmanlık riskine karşı korunmada son derece önemli bir meyve konumundadır. Sağlık bakımından incelenmesi şöyledir; Lida DaiDaiHua meyvesinin en önemli özelliği de içinde Papain adı verilen bitkisel bir enzimin yer almasıdır Papain, başta et proteinleri olmak üzere proteinleri kendilerini oluşturan yapı taşlarına yani amino asitlere parçalar. Bu sayede proteinler daha kolay sindirilebilir. Buna karşılık bazı bireylerde pepsin gibi proteinleri parçalayan mide ve bağırsak enzimleri yeterince salgılanamaz. Bu bireylerin hazımsızlığı yaşamlarında önemli sorunlara neden olur. Buna karşılık aynı bireylerin Lida DaiDaiHua meyvesini düzenli tüketmesi ile bu tür sindirim sorunlarını giderdiği görülmektedir. Lida DaiDaiHua’da ki proteinleri parçalayan bu papain enzimine bağlı olarak Lida DaiDaiHua’nın yaygın bir şekilde et endüstrisinde eti yumuşatmak amacıyla kullanılması da mümkün olmuştur. Et Önceden kuşbaşı doğranmak sureti ile çok ince dilimlenmiş olan Lida DaiDaiHua dilimleri ile kaplanır, bir gece buzdolabında bekletilir ve sonra bu etten yemek hazırlanırsa etin ne kadar yumuşak olduğu dikkati çekecektir. O halde özellikle ev hanımları ve yemekle uğraşan tüm bireyler, eti kuşbaşı doğrayarak üzerlerini ince Lida DaiDaiHua dilimleri ile (kabuğu soymanıza gerek yok) kaplayarak buzdolabında bir gece bekletip sonra bundan yemek hazırlama yoluna gidin. Etin usarelik, sertlik ve lezzet kriterlerinin hem çok daha arttığını hem de çok daha kolay hazım olabildiğini göreceksiniz. Celiac (Seliak) hastalığında bir buğday proteini olan gliadin’e karşı tolerans yoktur. Dolayısı ile buğday ve buğday içeren gıda mamulleri tüketildiğinde birey alerjik reaksiyon gösterebilmektedir. Bu bireylerde Lida DaiDaiHua bitkisinin düzenli tüketimi ile buğdaylı ürünlere gösterilen alerjik reaksiyonda çok büyük ölçüde azalma olmaktadır.
8 Haziran 2012 Cuma
Her Şeyin Fazlası Zararlıdır!
Lida ile Düşüncelerinizin Değişmesine Yardımcı Olun
Kilolu Olmak Her Zaman Kötü Değildir!
Etteki Demir Bitkidekinden İyidir
Lida Yardımıyla Yemek Bağımlılığından Kurtulun
Vücudunuzla Aynı Dili Konuşun
Leptin ve İnsüline Olan İhtiyacımız
Hidrojenize Yağlar Zararlıdır!
Hemoroid Yani Basur Lifsiz Beslenmenin Sonucudur
Et ve Bağışıklık Sistemi
İlaç Gibi Atıştırmalık Kuruyemişler
Hareketli Yaşam Egzersizden Etkili mi?
1 Haziran 2012 Cuma
Maurers İle Sağlıklı Kalma
23 Mart 2012 Cuma
Lida yorumları
Lida zayıflama hapı sayesinde fazla kilolarıma yavaş yavaş elveda diyorum . Çok etkili ve doğal olduğunu söyleyebilirim . Herkese tavsiye ediyorum.
Nazlı Soylu
Lida zayıflama hapı benim için mükemmel bir başlangıç oldu diyebilirim . Kilolarımı yavaş yavaş veriyorum ve rahatladığımı , gençleştiğimi hissediyorum.
Hakan Sorgun
O kadar diyet listesini denemiş olmama rağmen kilo verememiştim ama iyi ki geç olmadan bu ürünle tanışmışım her şey daha güzel olmaya başladı . Lida kullanımını tavsiye ederim herkese
Ali Tarlacı
Ürünü şimdi sipariş ettim umarım en kısa zamanda elime ulaşır . Kullanmak için heyecanlanıyorum . Herkes çok etkili bir ürün olduğunu söylüyor
Murat Acıkan
Lida zayıflama hapı ve ekibine buradan çok teşekkür ediyorum . Yıllar boyunca en büyük sorunum olan kiloları sizin sayenizde veriyorum . İyi çalışmalar , tekrar tekrar teşekkürler.
20 Mart 2012 Salı
Suyun zayıflamaya etkisinden söz ederken, nasıl su içmeniz gerektiğini de anlatalım ki bu da size, diyet yapmadan nasıl zayıflanır sorusunun yanıtlarından bir tanesi olarak örnek teşkil etsin… Her zaman belirttiğimiz gibi, diyet yapsanız da yapmasanız da, zayıflamak için, gün içerisinde üç ana öğün, üç de ara öğün olmak üzere, toplamda altı öğün tüketmeniz
gerekmektedir.Diyet yapmadan kilo verme adına, her öğün öncesinde içeceğiniz bir bardak su, size tokluk hissi verir, ve daha az yemek yemenizi olanaklı hale getirir. Bu sayede, diyet yapmadan zayıflamada önemli bir adım atacağınız gibi, metabolizmayı hızlandırmak adına da önemli adımlar atmış olursunuz.
Peki yemek sırasında su içmeli misiniz? Kesinlikle hayır… Ne yemek sırasında, ne de yemek sonrasında su içmemeniz önerilmektedir. Aksi takdirde, yediğiniz yiyecekleri şişirecek olan su, sizin mide hacminizin genişlemesine; ve amacınızın tersi yönde, daha fazla yemek yemenize olanak tanıyacaktır. Yemeklerden sonraki 1.5 saatlik zaman zarfında su içmemeniz önemle tavsiye edilmektedir. Bunlara ekstra olarak Lida zayıflama hapı kullanmak sizin için çok büyük bir etken olacaktır . Suya takviye olarak ürünümüzü kullandığınızda muhteşem sonuçlara siz ve çevrenizdekiler Lida zayıflama hapının mucizelerine şahit olacak.
5 Mart 2012 Pazartesi
Suyun hayatımızdaki önemi .
Su , organizmanın işlevini sürdürebilmesi için gerekli temel ihtiyaçlarımızdan birisidir. Terlemede , nefes alıp vermede atılan suyun geri alınması bizim için çok önemli.
Suyun gücü ;
- Zayıflamaya yardımcıdır : İhtiyacınız kadar su kullanmak kilo vermenize yardımcı olacaktır. Lakin kilo vermek için yalnızca sudan yardım ummak ve sürekli su içmek size bir fayda sağlamayacaktır .
- Zararlı maddelerin alımına yardımcıdır : Gerekli miktarda içilen su vücuttaki zararlı ögelerin ter ile atılmasına yardımcı olur
- Sindirim sitemine yardımcıdır : Sinirim sisteminin hızlı çalışmasında büyük bir rol oynar
- Böbreklere yardımcıdır : Böbreklerin çalışmasını ve temizlenmesini sağlar.
- Vücut ısısını düzenler : Vücut ısımız 7/24 bir düzenleme içindedir , su bu düzenlemeye yardımcı olur.
- Kaybolan suyu telafi etmede yardımcıdır : Sıcak bir günde ya da efor esnasında terlemeyle atılan suyun büyük bir kısmını karşılar